press s.o. to Anlamı, Karşılığı
İngilizce - Türkçe
-
press s.o. tobirinin (bir şey yapması) için ısrar etmek, birine (bir şey yapması) için baskı yapmak: He is pressing me to accompany him to Ankara. Onunla birlikte Ankara´ya gitmem için beni sıkıştırıyor.